Epic Games, uzun süredir sürdürdüğü hukuk mücadelesinde önemli bir adım daha attı ve Google’a karşı büyük bir zafer kazandı. Bu dava, Epic Games’in özellikle Google Play Store üzerinden uygulamaları ve oyunları dağıtım koşullarını eleştiren ve ödeme sistemlerindeki yüksek komisyon oranlarını hedef alan bir dizi iddianın neticesinde başlatılmıştı.
Epic Games Google’a karşı büyük bir zafer kazandı
Sonunda, bir mahkeme kararı ile Google, Epic Games’in mağazası gibi üçüncü taraf uygulama mağazalarına izin vermek zorunda kaldı. Bu, özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nde önemli bir değişiklik anlamına geliyor; Google, 1 Kasım 2024’ten itibaren ve 1 Kasım 2027’ye kadar, geliştiriciler kabul ettiği sürece, Google Play’deki tüm uygulamalara erişim izni vermekle yükümlü olacak. Ayrıca, Google’ın uyguladığı %30’luk ‘vergi’ de kaldırıldı, bu da geliştiricilere daha fazla kazanç kapısı açıyor.
Ancak, Epic Games’in bu zaferi savaşın sonunu getirmiyor. Google, kararı temyize götürme niyetini açıkladı, bu da mücadelenin daha uzun sürebileceğini gösteriyor. Üstelik, bu karar şu an sadece Amerika Birleşik Devletleri’nde geçerli ve süresiyle sınırlı. Epic Games, bu hükümün kalıcı ve global olması için daha fazla çaba göstermek zorunda kalacak.
Big news! The Epic Games Store and other app stores are coming to the Google Play Store in 2025 in the USA – without Google’s scare screens and Google’s 30% app tax – thanks to victory in Epic v Google.https://t.co/1g6uuw1CJB
— Tim Sweeney (@TimSweeneyEpic) October 7, 2024
Epic Games’in kurucusu Tim Sweeney ve ekibi, bu davalarla aslında daha büyük bir hedefe ulaşmayı amaçlıyor: Teknoloji devlerinin uygulama mağazaları üzerindeki tekel gücünü kırmak ve geliştiriciler ile tüketicilere daha fazla özgürlük sağlamak. Bu mücadelenin sonuçları, dijital dağıtım ve ödeme sistemlerinin geleceğini şekillendirebilir, bu da dijital içerik pazarında önemli bir dönüm noktası olabilir.
Tarihi bir muharebe kazanıldı, ama savaş değil
Bu dava, sadece Epic Games ve Google arasındaki bir çatışma değil, aynı zamanda dijital ekonomideki rekabetin ve adaletin ne anlama geldiği hakkında büyük bir tartışmayı da beraberinde getiriyor. Sonuç ne olursa olsun, bu hukuk savaşı, dijital dünyanın nasıl işleyeceği üzerine önemli ve kalıcı etkiler bırakacak gibi görünüyor.